nane etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
nane etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Mayıs 2008 Perşembe

Bitkisel Sözlük

Sumatra Benzoin (Styrax benzoin) parts drawing.  Franz Eugen Köhler: Köhler's Medizinal-Pflanzen in naturgetreuen Abbildungen, etc. (1887)Image via Wikipedia
A

Adaçayı (Salvia Officinalis): Kelimenin Latince kökü, "iyileştirmek" veya "kurtarmak" anlamını taşıyan "Salvare"den geliyor. Yüzyıllardır, bilgelikle ilişkilendirilmesi ve "uzun ömür" vermesi nedeniyle, çok popüler bir şifalı bitki olmaya devam etti. Adaçayı, salgı bezleriyle ilgili bozukluklarda lenfatik akımlara destek oluyor. Düşük tansiyonu da belirgin şekilde yükselterek, dolaşım sistemini temizleme etkisi de var. aisha, kurutulmuş yapraklarını ve Adaçayı Öz Yağını yatıştırıcı ve gerilim azaltıcı özellikleri sebebiyle kullanıyor.

Ardıç (Juniperus Communis): Koyu renkli uzun iğneleri ve kahverengiye çalan siyah, sulu ve küçük taneli meyveleri olan dikenli bir çalıdır. aisha, hem Ardıç Meyvesi Öz Yağını hem de kurutulmuş meyveleri, arındırıcı ve sıkılaştırıcı etkileri nedeniyle kullanıyor.

Aselbent (Styrax Benzoin): Aselbendin kendine özgü zengin, sıcak, hafif odunsu, kremsi, vanilyaya benzeyen bir aroması var. Çatlamış deriye çok iyi gelir. aisha, aselbenti vücut yağlarında ve banyo ürünlerinde kullanıyor.

Aspir (Yalancı Safran) (Cartamous Tinctorius): Bu yağın olağanüstü yüksek nemlendirme özelliğinin yanı sıra çürük, ezik, yara, burkulma ve ağrılı romatizmalarda da faydalı etkileri olduğu düşünülüyor. Aspir Yağı'nın bebek yağı olarak kullanımı da sıkça tavsiye edilir. Bebeklerde kullanmak için, mineral yağının harika ve doğal bir alternatifidir.

Avokado (Persea Americana): A, B1, B2, D ve E vitaminlerince zengin olan Avokado yağı, son derece şifalı. Başta egzama olmak üzere deriyle ilgili sorunların, bunun gibi yüksek vitamin içeren kürlere iyi tepkiler verdiği biliniyor.

Ayçiçeği (Günebakan) (Helianthus Anuus): Bu yağ, Ayçiçeği bitkisinin tohumlarının ezilmesiyle elde ediliyor. A, C, D ve E vitaminleri açısından zengin. İçerdiği yüksek E vitamini nedeniyle, özellikle hassas ve kuru ciltlerde çok işe yarıyor. Ayçiçeği Yağının deri üzerinde koruyucu bir etkisi var; çürük, ezik ve yaralara ve deri hastalıklarına uygulandığında iyileştirici özellikleri olduğuna inanılıyor. aisha'nın ayçiçekleri, Güney Anadolu'dan geliyor.

Aynısafa (Calendula Officinalis): Gecesefası olarak da bilinen bu neşe saçan sarı çiçek, ciltle ilgili rahatsızlıkları giderme konusundaki yeteneğiyle ünlüdür. aisha bazen kaynatılmış bazen de kurutulmuş taçyapraklarını, doğal banyo ve vücut bakım ürünlerinin bazılarında kullanıyor.

B

Badem (Prunis Amygdalus Dulcis): aisha, el yapımı vücut bakım preparatlarında hem Tatlı Badem Yağı hem de Badem Özü (Benzaldehyde) kullanıyor. Tatlı Badem Yağı, Asya ve Akdeniz'in yerlilerinden Badem Ağacının kurutulmuş çekirdeklerinden elde ediliyor. Kullandığımız badem yağı Göcek'ten geliyor. Kokusu olmayan yağ, harikulade bir yumuşatıcı, deriyi düzenliyor ve yumuşatıyor, cilde nem kaybını ve emilimini dengelemesi için de destek oluyor. Tatlı Badem Yağı, vitaminlerle ve minerallerle yüklü; kaşınan, kuru ve iltihaplı deriyi rahatlatan etkisiyle de tanınıyor.

Bal: Yapışkanlığı sizi korkutmasın� Mineraller, vitaminler ve aminoasitler açısından zengin olan Balın, deriyi nemlendirici, yumuşatıcı ve iyileştirici etkileri olduğuna inanılıyor. Anti bakteriyel özellikleri nedeniyle doğal ilaçlarda da kullanılıyor.

Balmumu: Balın hoş kokusunu taşıyan balmumu, pek çok vücut bakım ürününe harika özellikler kazandırır. Küçük arı dostlarımıza zarar vermeden elde edilen balmumu, aisha'nın tamamen doğal olarak hazırlanmış el ve vücut kreminin ve vücut balzamının elzem maddelerindendir.

Balsam Köknarı (A. Balsamifera): Kışın yaprak dökmeyen bu orta boylu ağaç, 12-18 metreye kadar uzayabiliyor. Kurutulmuş iğne yapraklarını dengeleyici, canlandırıcı ve moral yükseltici etkileri nedeniyle, banyo çaylarına katıyoruz.

Biberiye (Rosmarinus Officinalis): Latince isminin anlamı "Deniz Şebnemi" olan bu minik bitkinin parlak mavi çiçekleri vardır ve aslında ilk olarak Akdeniz yakınlarında yeşermiştir. Tarihte aşk iksirlerinin hazırlanmasında da kullanılan bu kokulu bitkinin zihni açtığına inanılır. Biberiye Öz Yağı, tazeleyici, enerji verici ve arındırıcı etkileriyle yorgunluğu giderir.

C

C Vitamini: Cilde uygulandığında C vitamininin deri hücrelerine, onarılmaları ve çoğalmaları konusunda yardımcı olduğuna inanılır. Bunun yanında kollajen üretimini, cildin yumuşaklığını ve esnekliğini artırdığı da düşünülmektedir. Yaşlanma belirtileri gösteren cilt için mükemmel bir vitamindir. aisha, C vitamini tozunu (Askorbik Asit) el yapımı bazı banyo ve vücut bakım ürünlerinde kullanmaktadır.

Ç

Çamurlar: Kaynağına göre farklı farklı yararları olan pek çok çeşit doğal çamur var. İçerdiği mineral ve eser element çeşitliliği açısından zengin olan doğal çamurlar, toksinleri ve saf olmayan maddeleri derinin yüzeyinden emer ve böylece deriyi arıtır, dengeler ve yumuşatır.

D

Deniz Tuzu: Ölü denizler, binlerce yıldır, sadece kendi havzalarında bulunabilen, benzersiz şifalı mineraller biriktiriyorlar. Deniz Tuzu Kristallerinin iyileştirici güçleri, çok eski dönemlerden beri biliniyor ve aranıyor. Normal deniz tuzunda bulunmayan 12 farklı mineral içeren Ölü Deniz Tuzu, akne, egzama, sedef gibi cilt hastalıklarının ağrı ve acılarını da dindiren gerçek bir cilt dostu. aisha vücut arındırıcıları ve banyo tuzları da yüzde 60 oranında Ölü Deniz Tuzu içeriyor.

Deniz Yosunu (Ascophyllum Nodosum): Deniz sağlıklı bir yaşam sürmek için gerekli olan her türlü elementi ve çözümü bünyesinde taşır. Bu yüzden Deniz Yosunu da doğal olarak, pek çok vitamin ve mineral açısından zengindir. Uzun yüzyıllardır Asya uygarlıkları Deniz Yosununun hem güzellik hem de sağlık kaynağı olarak, mucizevî özellikleri olduğuna inanmışlardır. Deniz Yosunuyla yapılan bakımlar ve tedaviler cildi beslemesi ve vücudun normal detoksifikasyon güçlerini desteklemesi, artırmasıyla ünlüdür. Bu cins tedaviler özellikle vücudu su toplayan kişiler için ve selülit problemlerinde faydalıdır.

E

E Vitamini: E vitamininden genellikle doğanın iyileştirici ajanı olarak bahsedilir. Yaraların iyileşme sürecine olumlu etkileri olduğu ve yara dokusundaki dejenerasyona neden olan kolajen kaybını engellediği kanıtlanmıştır. E vitamininin cildin yüzeyinden daha derin kısımlarına nüfuz ettiğine, zarar görmüş deri hücrelerini iyileştirdiğine ve yaralı cildin yeniden iyileşip canlanmasına yardımcı olduğuna inanılır. Bunun yanında, güneşin zararlı etkilerinin üstesinden gelme konusunda da cildin destekçisidir. E vitamini cildin sağlığını ve bütünsel yapısını korumaya ve zamanından önce ortaya çıkan yaşlılık izlerini engellemeye de yardımcı olur. aisha, özel olarak formüle edilmiş E vitaminini, yağ temelli ürünlerinde bozulmayı engellemek için doğal bir koruyucu sistem olarak da kullanmaktadır.

Ezan Çiçeği (Oenothers Biennis): Bu bitki çok eski zamanlardan beri, Kuzey Amerikalı şifacı Kızılderililer tarafından, kaynatılarak, yaraları iyileştirmek için kullanılıyor. Ezan Çiçeği Öz Yağı, yağlı asitler, özellikle de vücuda çok gerekli olan gama linolenik asit (GLA) açısından zengin. Bu yağın nemlendirme özelliği olağanüstü, egzama ve sedef hastalığına da iyi geldiğine inanılıyor. aisha bu şifalı yağı tüm banyo yağlarında ve doğal yoğun nem tedavisinde kullanıyor.

F

Fesleğen (Ocimum Basilicum): Bu kokulu bitkinin, orta boylu, parlak yeşil yaprakları var. Lezzetli bitki, yemek tasarımlarında sıkça kullanılır. Fakat aromaterapide kullanıldığında, canlandırıcı ve tazeleyici etkileriyle de dikkat çeker. aisha, kurutulmuş fesleğeni, doğal banyo harmanlarında kullanıyor.

G

Gliserin: Kokusuz, renksiz, zeytinyağının şurupsu bir türevi, Gliserin nemi deriye doğru çeken bir nemlendiricidir. Deriyi ısıtır, lezzeti tatlıdır ve yenilebilir.

Greyfurt (Citrus Paradisi): Greyfurt, 6 metreye kadar büyüyebilen bir ağacın meyvesidir. Greyfurt Özü Yağı, kabuğunu sıkarak çıkarılır ve aromaterapide canlandırıcı, pozitif enerji verici ve uyarıcı özellikleri nedeniyle kullanılır. Greyfurt selülit tedavisinde de sık sık tercih ediliyor. aisha, Pembe ve Beyaz Greyfurt öz yağlarının yüksek notalarından hoşlanıyor ve bunları parfümlerinde, banyo ve vücut bakım koleksiyonunda kullanıyor.

Gül (Rose Damascena): Gül, büyük olasılıkla damıtım işleminde kullanılan ilk bitkiydi. Bunu 10. yüzyılda İbn-i Sina'nın yaptığı söylenir. aisha'nın anavatanındaki en popüler bitkidir. Genellikle Isparta, Türkiye'de yetiştirilen Rose Damascena, yağ piyasasındaki en pahalı çiçeklerdendir. Gül öz yağının, bütün cilt tipleri üzerinde güçlü bir etkisi vardır. aisha, Rose Damascena öz yağını, banyo yağlarında ve "face flower"larda, antidepresan, tonik ve antiseptik özellikleri nedeniyle kullanıyor.

H

Haşhaş Tohumu (Papaver Somniferum): Küçük bir Haşhaş Tohumunun ne denli mükemmel bir yuvarlaklığa sahip olduğuna hayran hayran baktığınız oldu mu hiç? Vücut parlatıcılarımızda ve el yapımı sabunlarımızda yer alan bu mavi mucizeler, cildin üzerindeki ölü dokuyu olağanüstü bir yumuşaklıkla temizliyor.

Hidrosoller: Öz yağların damıtılması sırasında büyük miktarda su kullanılır ve çoğu zaman bu sular, hidrosol adıyla, bir yan ürün olarak satılır. Ferahlatıcı, sıkıştırıcı ve temizleyici özelliklere sahip hidrosoller aynı zamanda antiseptiktirler. Lavanta, gül, acı portakal ve Roma papatyası hidrosollerini, vücut ve yüz "mist"lerimizde, anne ve bebek ürünlerimizde ve kremlerimizde kullandık; bunlara "Face Flowers" adını verdik.

Hindistancevizi Yağı (Cocos Nucifera): Hindistancevizi Yağı "copra"dan yani Hindistancevizinin kurutulmuş etli kısmından elde edilir. Copra kısmı hindistancevizinin kabuğundan ayrılır. Kurutulur, ezilir, sonra yağını çıkarmak için basınçla sıkılır. Hindistancevizi yağı, sağladığı sertlik ve köpükle, doğal sabun formüllerimizin en önemli bileşim maddelerinden biri.

Hint Defnesi (Çay Ağacı) (Melaleuca Alternifolia): Bu çok yetenekli öz yağ, Kuzey Amerika'da yetişen Melaleuca Ağacından elde ediliyor. Hint Defnesi Yağının, hem anti bakteriyel hem de mantara karşı etkileri olduğuna inanılıyor. Bunlara ek olarak sivilce ve uçukların tedavisinde de işe yaradığı düşünülüyor. Genellikle doğal bir dezenfektan ve deodorant olarak kullanılıyor.

Hint Yağı (Ricinus Communis): Hintyağı Ağacının tohumlarından, soğuk basınç tekniğiyle çıkarılan Hint Yağı, cilt üzerinde son derece güçlü bir nemlendirici etkisi olan yağlı asitler bakımından zengin. Bu yağ, nemi deriye doğru çeken bir nemlendirici görevini üstlenir. Kanarya Adaları'nda süt veren anneler, göğüs uçlarındaki yara oluşmasını ve acıyı engellemek için, bu yağı kullanıyor.

İ

İngiliz Tuzu: İngiliz Tuzu (Magnezyum Sülfat) zengin mineralleri ve yatıştırıcı özellikleriyle tanınır. İngiliz Tuzunun, banyo tuzları ıslandığında olduğu gibi deri tarafından emildiğinde, vücuttan zehirleri uzaklaştırdığına, şişleri azalttığına ve kasları rahatlattığına inanılır.

J

Jojoba (Simmondsia Chinensis): "Ha-ho-ba" şeklinde telaffuz edilir. Jojoba Yağının yapısı cildinizin yağ bezlerinin salgısına çok benzer; bu nedenle her cilt tipi için mükemmel bir nemlendiricidir. Jojoba iltihaba karşı etkili olan miristik asit içerir. Aslında Jojoba Yağı, bir yağ değil, daha çok bir çeşit sıvı balmumudur. Balmumu esterleri ihtiva ettiğinden, son derece dengeli bir maddedir, doğal olarak bozulmaya karşı koyar. Çoğu zaman sivilceli ciltlerde hiçbir problem yaratmadan kullanılabilir, hatta sivilceleri kontrol etmeye bile yardımcı olabilir. Jojoba, olgun ve yaşlı ciltler ve kırışıklıklara karşı da iyi bir seçimdir. Bunca faydalı özelliğiyle her zaman favoriler arasında yer alan Jojoba; aisha'nın doğal banyo ve vücut ürünlerinde bol miktarda bulunuyor.

K

Kakao Yağı (Theobroma Cacao): Kakao, Theobroma kakao adlı Kakao Ağacının meyvesidir, asıl kökeni Amazonların tropik ormanları olsa da tropik bölgelerde yetişir. Doğal haliyle genellikle 10-12 metreye kadar büyür, yıl boyu meyve ve çiçek veren bir ağaçtır. Meyvelerinin içinde çiğ kakao çekirdekleri vardır. Kakao yağı, kakao çekirdeklerindeki nemlendirici maddeyi, basınç uygulamak suretiyle çıkararak elde edilir. Kakao Yağı, deriyi mükemmel biçimde yumuşatma ve arındırma özellikleriyle, zengin bir nemlendiricidir. Vücut ısısına yakın seviyedeki yüksek erime noktası, değerini daha da artırmaktadır.

Kakule (Elettaria Cardomum): Bu baharatlı, tatlı ve neredeyse buruk denebilecek öz yağın antiseptik, diüretik ve uyarıcı özellikleri var. Bunlara ek olarak, canlandırıcı, tazeleyici, zekâyı kuvvetlendirici ve zindelik verici niteliklere de sahip.

Kayısı Çekirdeği (Prunus Armenica): Kayısı Çekirdeği Yağının nemlendirici, besleyici ve canlandırıcı özellikleri var. Kayısı Çekirdeği Yağı, içerdiği yüksek A vitamini miktarıyla, özellikle kurumuş, narin, olgun ve hassas ciltler için önemli bir destek. Bu hafif fakat zengin yağ kolayca dağıldığından, masaj terapilerinin de gözbebeği.

Kıvırcık Nane (Mentha Spicata): Kıvırcık Nanenin dikkat çeken aromasının zindelik verdiğine, güçlendirdiğine, konsantrasyonu artırdığına, baş ağrısını geçirdiğine ve zihinsel yorgunluğu azalttığına inanılır. aisha, kıvırcık nane yapraklarını, yenilemek ve canlandırmak üzere tasarlanmış banyo tuzu karışımlarımızda kullanıyor.

Kuşburnu Tohumu Yağı: (Rosa Rubiginosa): Kuşburnu, gülün döllenmesinden sonra, gülün üzerinde yetişen meyve veren bitkilerdir. Bunlar, iyice olgunlaştıklarında ve C vitamini açısından son derece zenginleştiklerinde toplanır. Araştırmacı bilim adamları son yaptıkları çalışmalarda, kuşburnu tohumlarının, yaşlanmış deriyi, yara izlerini ve güneş yanıklarını tedavi etmek üzere kullanılabilen A vitamini asidi içerdiğini keşfettiler. Derinin doğal olarak yenilenmesini sağlayan keratin hareket döngüsünü destekliyor. Bütün banyo ve yüz ürünlerimizde, bu mucizevî yağı bulacaksınız.

L

Lavanta (Lavandula Angustofolia): aisha'nın favorilerinden olan bu kokulu çalının, uzun, mavimsi yeşil dalları ve eflatun renkli güzel çiçekleri var. Lavanta kokusu rahatlatıcı, yatıştırıcıdır. Merkezi Sinir Sistemi üzerindeki dengeleyici etkisi, sinir sistemiyle ilgili her tür sorunda değerlidir. İyileştirici ve dezenfekte edicidir, sebum üretimini dengeler. Bu harika yağı ve kurutulmuş tomurcukları aisha, Anne ve Bebek ürünlerinde ve lavanta serisinin tüm ürünlerinde kullanıyor.

Limon (Citrus Limonum): Limon ağacı, ortalama 3-5 metreye kadar büyür. Merkezi mor, kenarları beyaz olan, kokulu çiçekleri vardır. İlk başta yeşil olan meyvesi, olgunlaştıkça altın sarısına döner. aisha, Limon Kabuğu ve kabuklardan çıkan Limon Öz Yağını, uyarıcı, tazeleyici, arındırıcı etkileri ve içerdiği yüksek C vitamini nedeniyle "Citrus" serisinde kullanıyor.

Limon Otu (Cymbopogon Flexuosus): Çok hızlı büyüyen bu yapraklı bitkinin, kenarları çentikli olan iri, çizgili yaprakları vardır. Küçük mavi çiçekler verir fakat antiseptik özellikleri olan ve renk veren Limon Otu Öz Yağı, bitkinin yapraklarından çıkarılır. Limon Otu ayrıca çok kuvvetli bir böcek ve sinek kovucudur.

M

Mango Yağı (Mangifera Indica): Mango Yağı, kıta altı Hindistan'da ve tropik bölgelerde yetişen tropik Mango Ağacının tohumunu çevreleyen çekirdekten çıkarılır. Mango Yağı, yumuşatıcı, nemlendirici ve iyileştirici özellikleriyle tanınır. Kuru deriyi yumuşatır ve korur, özellikle güneş veya rüzgârın etkileriyle zarar görmüş derinin yenilenmesinde çok etkilidir.

Mineçiçeği (Lippia Javanica): Küçük Mineçiçeği ağacı geleneksel olarak Provans'ta yetiştirilir ve çiçekleri Mayıs ile Temmuz ayları arasında toplanır. Parlak limonumsu koku yapraklarından gelir, aisha bu yaprakları benzersiz banyo çaylarımızdan bazılarına eklemektedir. Mineçiçeği bir yandan enerji verip, tazelerken diğer yandan yorgunluğu giderir ve endişeleri uzaklaştırır. Doğanın en zengin hazinelerinden olan Mineçiçeği, aynı zamanda iyi şansın da sembolüdür.

Misket Limonu (Citrus Aurantifolia): Misket limonu meyvesi, başta İtalya ve Amerika olmak üzere pek çok sıcak iklimli ülkede yetiştirilir. Misket limonu, özellikle parfüm endüstrisinde kullanılır. Miskinlik, anksiyete ve depresyon gibi durumlarda, misket limonunun çok aktive edici ve canlandırıcı özellikleri bulunmaktadır. aisha, misket limonu öz yağını, vücut arındırıcılarında, banyo yağlarında ve parfümlerinde kullanıyor.

N

Nane (Mentha Piperita): Yeşil Nane ve Kıvırcık Nanenin belirgin aromalarının konsantrasyonu arttırdığına, baş ağrısını geçirdiğine ve zihinsel yorgunluğu azalttığına inanılır. aisha kuru nane yapraklarını ve öz yağlarını, tazelemeyi ve canlandırmayı amaçlayan formüllerinde kullanıyor.

Nar Çekirdeği Yağı (Punica grantum): Yaşlanmayı önleyici ve tersine çevirici özelliklerinden dolayı çok kullanılan Nar Çekirdeği Yağı cildi serbest radikallere karşı koruyarak cilt dokusunun daha pırıltılı ve elastik görünmesini sağlar ve hafif kırışıklıkların giderilmesinde etkilidir. Nar Çekirdeği Yağının yaklaşık yüzde 60'ı punicic asittir. Bu asit antioksidan özelliği gösterir ve yağın sağlığı koruyucu etkisini güçlendirir. aisha, nar çekirdeğinin soğuk preslenerek değerinden hiçbir şey kaybetmeyen organik nar çekirdeği yağını vücut ürünlerinde, granüllerini ise bazı arındırıcılarda kullanıyor.

Niyauli (Melaleuca Viridiflora): Niyauli Öz Yağı, yaprak dökmeyen dikenli ağacın sivri yapraklarından çıkarılır. aisha, hücre yenilenmesini teşvik ettiğine inanılan bu öz yağı, antiseptik, iyileştirici ve yenileyici özellikleri için kullanıyor.

O

Okaliptüs (Eucalyptus Globulus): Okaliptüs ağaçları ortalama 30 metreye kadar büyür. Gümüş-yeşil renkli yaprakları kurutularak, doğal ve el yapımı, banyo çayı karışımlarımıza katılıyor. Okaliptüs genellikle antiseptik ve burun tıkanıklığını giderici olarak kullanılır. Nezle ve grip belirtilerini giderdiğine inanılır. Okaliptüs Öz Yağı cilt bakımında, sıkılaştırma ve iltihap giderme konusundaki ünü nedeniyle kullanılıyor.

P

Palmarosa (Cymbopogon Martinii): Çiçek ve gülü çağrıştıran tatlı kokusuyla, ortadan kaldırılması gereken cilt kırışıklıklarını yok etmesiyle ünlü. Palmarosa, su dengesini yeniden sağlıyor ve kuru ciltlerin ihtiyacı olan sebumun salgılanmasını artırıyor. Hücrelerin yenilenmesine yardımcı olarak, derinin gelişimine katkıda bulunuyor. aisha, Palmarosa yağını, olgun cilt koleksiyonunda kullanıyor.

Papatya (Roma) (Chamaemelum Nobile): Bu bitkinin, Avrupa'da ve özellikle Akdeniz bölgesinde, 2000 yılı aşkın süredir, tıbbi alanlarda kullanım konusunda bir şöhreti var. Papatyanın ağrı kesici özelliği, kas ağrılarında etkili, bunun yanı sıra kusma, gaz, ishal, kolit, peptik ülserler, iltihap gibi mide ve sindirimle ilgili sorunları da yatıştırıyor. aisha, Roma cinsi papatyayı, banyo koleksiyonunda Anne ve Bebek ürünlerinde, yatıştırıcı özellikleri için kullanıyor.

Portakal (Acı) (Citrus Aurantium): Acı portakalın diğer bir ismi olan "Neroli"nin, bir İtalyan prensesi olan, bitkinin yağını parfüm, banyo yağı ve eldivenlerinin güzel kokmasını sağlayan bir madde olarak kullanan, Anne Marie adlı Nerola Kontesi'nden geldiği söylenir. Acı portakalın deri hücrelerinin yenilenmesine yardımcı olduğu ve derinin elastikiyetini artırdığı belirtiliyor. Acı portakaldan en çok, olgun, kuru ve hassas tenler fayda sağlıyor. Bu güzel çiçeksi kokunun, olağanüstü güçlü antidepresan, yatıştırıcı ve afrodizyak özellikleri de var.

Portakal (Tatlı) (Citrus Sinensis): aisha, lezzetli ve ferahlatıcı Portakal Öz Yağlarının birkaç farklı çeşidini 'Citrus" serisinde kullanıyor. Bu yağlar, enerji verici, canlandırıcı, güçlendirici ve zindelik verici özellikleriyle tanınıyor. aisha'nın gözdesi, hemen fark edilen portakal kokusu ve güneşli, tatlı, yüksek notalarıyla "citrus sinensis" yani "tatlı portakal öz yağı". Bu özyağın antidepresan ve yatıştırıcı özellikleri var. Sakinleştirici doğası, anksiyeteden kaynaklanan uykusuzluğa da iyi geliyor. Kurutulmuş portakal kabuğu, C vitamini açısından zengin olduğundan, banyo çaylarımıza ekleniyor.

S

Sedir Ağacı (J. Virginiana): Kışın yapraklarını dökmeyen dev sedir ağaçları, 36-46 metreye kadar uzayabilir. aisha, saf Sedir Ağacı Öz Yağını stres giderici, düşünceleri rahatlatıcı, derinleştirici, düzen ve ahenk sağlayıcı özellikleri nedeniyle kullanıyor.

Shea Yağı (Butyrospermun Parkii): Bu mükemmel yağ, bir adı da Shea Fıstık Ağacı olan Mangifolia ağacı üzerinde yetişen, eriğe benzeyen bir meyvenin çekirdeğinden çıkarılır. Shea Yağının nemlendirici özelliği, vahşi Mangifolia ağaçlarının yetiştiği Orta Afrika çayırlarında yaşayan yerlilerin çok önem verdiği sırlardan biriydi. Shea Yağı Afrika'da romatizma, kas ağrıları, yanıklar ve hafif yaraları iyileştiren geleneksel bir merhem olarak kullanılır. Shea Yağı cildi yumuşatır ve besler, antioksidan ve hücre yenileyici özellikleri olduğuna da inanılır. Bu yumuşatıcı, özellikle güneş veya rüzgâr etkisiyle zarar görmüş deriyi yenileme alanında faydalıdır. Bizim kullandığımız Shea, Burkina Faso'dan gelen, benzersiz, rafine edilmemiş bir yağdır ve tamamıyla yenilenebilir doğal kaynaklardan elde edilmiştir.

Sitrik Asit: Bu doğal pudra, turunçgillerden elde ediliyor. Sitrik asit genellikle vücut bakım ürünlerinin pH dengesini ayarlamak için kullanılır. Sitrik Asit, sıkılaştırıcı özelliklere de sahip olduğundan, doğal banyo ve vücut preparatlarında ve deri tazeleyicilerde de kullanışlı.

Stearik Asit: Çam veya hindistancevizinden doğal yollarla elde edilen bu asit, tamamen bitkiseldir. Zengin yağlı asit pek çok losyon ve kremin içerdiği vazgeçilmez maddelerdendir.

Süt: Bu doğal madde, lüks ve yumuşak bir cilt temizleyicisi ve yumuşatıcısıdır. aisha, süt tozunu bazı banyo formüllerimize katıyor.

Ş

Şeker: Tarih boyunca halk tarafından kullanılmış ev ilaçları kültüründen yola çıkan aisha, cilt bakımı ve tedavisiyle ilgili pek çok ürünümüze, ünlü anti bakteriyel özellikleri ve cildin iyileşmesini hızlandırma yetenekleri nedeniyle kahverengi şeker ve şeker kamışından elde edilmiş işlenmemiş şeker katıyor. But tatlı granüller, ölü deri tabakalarını temizleme konusunda da mükemmel iş görüyor.

Ü

Üzüm Çekirdeği Yağı (Vitis Vinifera): Bu yağ, üzümler şarap yapılmak üzere sıkıldıktan sonra, çekirdeklerinin iyi bir şekilde değerlendirilmesiyle elde edildiği için, ekolojik olarak sağlıklı bir üründür. Üzüm Çekirdeği Yağı yüksek düzeyde E vitamini ve Omega 6 yağlı asitleri içerir. Bu yağ, vitaminler ve mineraller açısından da çok zengin olmasının yanı sıra, doğal klorofil ve değerli antioksidanlar da içerir. Bir miktar sıkılaştırıcı da olduğundan, Üzüm Çekirdeği Yağı, cildi sıkılaştırır ve renk verir. Bizim kullandığımız soğuk sıkılmış Üzüm Çekirdeği Yağı, Türkiye'nin güneyindeki yeşil vadilerden geliyor.

V

Vanilya (Vanillia Plantifolia): Orta ve Güney Amerika'nın yerlisi olan Vanilya bitkisi, içinde Vanilya tohumları taşıyan uzun, kahverengi, mumlu baklaları olan ve çok hızlı büyüyen bir sarmaşıktır. Vanilya kokusu, duyguları etkileyici, rahatlatıcı ve sıcaktır.

Y

Yabani İğde (Hippophae Rhamnoides): Denizin bu hayat dolu yakutları, Kuzey Atlantik sahili boyunca yetişir. Uzun ömürlü bir bitki olan yabani iğde, her sonbahardaki hasat zamanına kadar kumlu bataklıklardaki dayanıklı sarmaşıklar üzerinde yetişir. Yabani iğde çinko, B ve C vitaminleri gibi vitaminler ve mineraller açısından zengindir. Zehirli toksinleri temizleyici ve arındırıcı özellikleri olduğu düşünülmektedir. Yabani iğde tohumları güçlü antioksidanlar içerir ve ölü deriyi mükemmel biçimde vücuttan atar. Yabani iğde olgun ciltler için hazırladığımız yüz ve vücut serumlarında bulunmaktadır.

Yasemin (Jasminium Grandiflorum): Yasemin öz yağlar ailesinin bütün üyelerinin prensesidir. Çekici, karizmatik ve ipnotize edecek derecede seksüel güce sahiptir. Yasemini tüm banyo ve vücut ürünlerimizde kullanıyoruz.

Yeşil Nane (Mentha Piperita): Yeşil nanenin kendine özgü kokusunun, konsantrasyonu artırdığına, baş ağrısını geçirdiğine ve zihinsel yorgunluğu azalttığına inanılıyor. aisha, kurutulmuş Yeşil Nane yapraklarını ve saf Yeşil Nane Öz Yağını, tazeleme ve canlandırma amacı taşıyarak tasarlanan formüllerimizde kullanıyor.

Ylang Ylang (Cananga Odorata): Filipinlerin yerlilerinden olan Ylang Ylang ağacının, taç yaprakları alışılmadık biçimde, neredeyse yaprağa benzer biçimde, uzun ve düz olan yeşilimsi sarı renkli, kokulu çiçekleri vardır. Ylang Ylang Öz Yağı, bu çiçek kümelerinden çıkarılır. Pozitif enerji veren, dengeleyici ve uyarıcı etkileriyle tanınır.

Yulaf Unu: Büyük çapta yetiştirilen bu tahılın yenilebilir taneleri, deri üzerinde kullanıldığında, yatıştırıcı ve iltihap giderici özellikleriyle tanınır. Derideki kaşıntı ve tahrişi gidermenin yanı sıra, yüksek derecede emici ve alerjik reaksiyon şansı son derece düşük olan bu taneciklerin cildi yumuşattığına da inanılıyor. aisha, Yulaf Ununu tahriş olmuş, kaşınan, sivilceli ciltleri yatıştırmak için tasarlanmış el yapımı sabunumuza ek olarak, banyo preparatlarımızın bazılarına da katıyor.

Zencefil Ginger (Zingiber Officinale): Zencefil, çağlar boyunca afrodizyak özellikleri nedeniyle rağbet görmüştür. Özellikle, nezle, grip veya akıntılı soğuk algınlığı gibi fazla nem olan hallerde yardımcı olur. Sindirim sistemini rahatlatır ve güçlendirir. İştahsızlık, yol veya deniz tutması, akşamdan kalmalık durumlarında da iyi gelir. Banyo koleksiyonumuzda çok özel bir yeri vardır.

Zeytin Yağı (Olea Europaea): 6 metreye kadar uzayan Zeytin Ağacı, Akdeniz bölgesinde gücü, doğurganlığı ve uzun ömrü simgeler. Ağacın meyveleri sıkılarak Zeytin Yağı elde edilir. Çıkarılan yağ, nemlendirici, yumuşatıcı ve yenileyici özellikleriyle tanınır. Kalsiyum, A, B1, B2 vitaminleri ve PP de dâhil olmak üzere cildi besleyen vitaminler ve mineraller içerir.

5 Nisan 2008 Cumartesi

Bitki çayları ile gelen şifa

İlaç yapımında da kullanılan bitkiler, doğal şifa kaynakları.

- Bitki çayları en sık kullandığımız bitkisel ürünlerden. Ancak bitki çaylarını yaparken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var. Böylece çayların tedavi edici etkisini artırmak mümkün...

Bitki çayı hazırlarken özellikle taze kaynamış klorsuz su kullanılmalı.
* Suyunuzu kaynattıktan sonra bir-iki dakika dinlendirin.
* Porselen bir demliğe önce, çayını yapacağınız bitkiyi koyun ve üzerine gerekli miktarda su ekleyin.
* Genellikle 1 tatlı kaşığı kuru veya bir avuç taze ot için dörtte bir litre su kullanmak gerekir.
* Çayın demlenmesi için 2-5 dakika yeterlidir.
* Kök bitkilerden çay yapacağınız zaman (zencefil, havlıcan gibi) aynı miktarda su ve bitkiyi birlikte cezveye koyup kaynatma yoluyla çayınızı yapabilirsiniz.

Şifalı çay elde edilen şifalı bitkiler

IHLAMUR
Soğuk algınlığına ve öksürüğe karşı en etkili ve en yaygın olarak kullanılan doğal ilaçlardan biri olan ıhlamur, uykusuzluk, spazm ve kan dolaşımı bozukluklarında da kullanılır. Özellikle akşam saatlerinde fazla içmemeye dikkat etmek gerekir, çünkü fazla miktarda alındığında uykusuzluğa sebep olabilir.
Yapraklarında çok miktarda klorofil taşımasından dolayı, kansızlık durumunda kullanılmasında fayda vardır. Diğer çaylarda olduğu gibi ıhlamuru da hazırladığınız zaman için ve bir daha kaynatmayın. Çünkü uzun süre kaynatılıp içilen ıhlamur size yarardan çok zarar verebilir.

YOGİ ÇAYI
Hintli yogilerin içtiği baharatlı bir çay. Tam da kış mevsimine uygun, yani ısıtıcı. Ayurvedik bir çay yogi çayı ve yoğun baharatların karışımından oluşuyor. Bu çayı hazırlamak için ufak bir tencereye bir parça kabuk tarçın, 4-5 kakule tanesi, 1 ufak kök zencefil, 2 karanfil ve 4-5 adet tane karabiber koyun. Üzerine 2 su bardağı su ilave edip 5 dakika kadar kaynattıktan sonra dilerseniz içine 1 tatlı kaşığı siyah çay ekleyip biraz demlendirip süzün. Dilerseniz sütle karıştırıp için.

ISIRGAN
Isırgan, birçok rahatsızlığa iyi gelen ve sonbahardan ilkbaharın sonuna kadar bahçelerde bol miktarda yetişen bir ottur. Özellikle metabolizma rahatsızlıklarına, mide, bağırsak, böbrek, romatizma ve gut hastalıklarına iyi gelir. Ayrıca nefrit, sarılık, idrar yolları taşları ve özellikle kansere karşı günde 3-4 fincan ısırganotu çayı çok yararlıdır. Isırgan çayını hazırlamak için kişi başına bir tatlı kaşığı kuru veya bir avuç taze ısırganotu yeterlidir.

BİBERİYE
Bu güzel kokulu bitkinin kullanılmadığı hastalık yok gibi. Özellikle kan dolaşımı hastalıklarına, romatizma ve astım hastalıklarına, mide ve bağırsak gazlarına karşı kullanıldığı gibi ağır yemeklerden sonra içildiğinde sindirimi kolaylaştırır. Ayrıca bronşit, öksürük, migren, gastrit, başağrısı, ağrılı adet, düşük tansiyon, kabızlık, safra kesesi taşı, ishal ve karaciğer rahatsızlıklarına da birebirdir. Hoş bir tat vermesi açısından biberiye çayına bir parça da kabuk tarçın atabilirsiniz.

REZENE
Rezene, Ege Bölgesi pazarlarında bahar aylarında bol bulunan bir bitkidir. Rezene çayı özellikle gaz ve kramp ağrılarında, mide ve bağırsak rahatsızlıklarında kullanılır. Özellikle bebeklerin gazlı olduğu zamanlarda sık başvurulan bir ilaçtır rezene çayı. Öksürük ve soğuk algınlıklarında ve çocuklarda boğmaca hastalığı sırasında rezene çayı yararlıdır. Listeyi uzatmak mümkün: Hıçkırık, bulantı, idrar yolları iltihabı, böbrek taşları gibi birçok durumda rezene çayına başvurabiliriz.

HİNDİBA
Hem salatalarda, hem de haşlanarak zeytinyağı ve limon ilavesiyle kullanılabilen hindiba iyi bir idrar söktürücüdür. Karaciğer hastalarının, romatizmalıların ve şeker hastalarının sofralarının baş köşesine oturtması gereken otlardan biridir hindiba ve bunlardan başka bağırsakları yumuşatır, müzmin romatizma, gut, böbrek ve safra kesesi hastalıklarında yararlıdır. Hindiba köklerinden yapılan kahve iyi bir iştah açıcıdır. Romatizma hastaları ilkbahar ve sonbaharda 4-6 hafta arası sabah ve akşam hindiba çayı içerek kür yapabilirler ve faydasını da hızla görürler. Hindiba çayı hazırlamak için kişi başına 1-2 tatlı kaşığı doğranmış hindiba kullanılır.

NANE
Nane çayı, mide ve bağırsak gazlarında, bulantı ve kalp çarpıntısında içilir. Sindirim sistemi rahatsızlıklarında, karın ağrısı, ishal, safra kesesi taşı, baş ağrısı, migren, sinüzit, diş ağrısı, halsizlik, bronşit, öksürük gibi rahatsızlıklarda da tedavi edici özelliği olan nane, nefes darlığında da şöyle kullanılabilir: Bir tülbentin üzerine bal konur, üzerine taze veya kuru nane yaprakları serpilir ve yatmadan önce göğüs üzerine bağlanır, sabaha kadar bırakılır.

KEKİK
Kekik çok güçlü bir antiseptik olarak biliniyor. Kekik yağıln baharatların karışımndan elde edilen timol birçok ilaçta, hatta ameliyatlarda yara temizlemek için kullanılıyor. Eski zamanlarda salgın hastalıklarda kullanılan kekik günümüzde de grip salgınlarında bol bol kullanılmalı. Ve boğmaca olana, öksürene, bronşite yakalanana, midesi rahatsız olana, ishal olana, adet sancısı çekene kekik çayı içirmeli. Böcek sokmalarında deriye sürülerek kullanılan kekik, cilt hastalıklarında da banyo suyuna atılarak kullanılabiliyor.

ZENCEFİL
Ayurveda ve Çin Tıbbı’nda 5 bin yıldır kullanılan zencefil, ısıtıcı bir ottur. Özellikle metabolizma rahatsızlıklarında temizleyici, düzenleyici ve canlandırıcı bir etkiye sahip. Ayrıca faranjitte, ishal, gaz gibi durumlarda, kan dolaşımını artırmak için, kas hastalıklarında ve romatizmal ağrılarda kullanılıyor. Soğuk algınlıklarında çayını içebilir, öksürük için zencefil, zerdeçal ve bal karışımını sabah ve akşam aç karnına şurup niyetine kullanabilirsiniz. Zencefil canlandırıcı olduğu için akciğerleri temizler, gazı önler ve terlemeyi artırarak cildin de temizlenmesini sağlar.

ADAÇAYI
Kızılderililerin kutsal bitkisi sayılan adaçayı, Akdeniz yöresinde bol bol yetişir. Antibiyotik ilaç görevi gören adaçayı diş eti rahatsızlıklarında ve boğaz ağrılarında çok yararlıdır. Sinir bozukluğu, baş dönmesi, titremeye iyi gelir ve menopoz döneminde karşılaşılan terlemeyi durdurur. Ayrıca dolaşım sistemi hastalıklarında, tansiyon düşüklüğünde, sindirim sistemi bozukluklarında, psikolojik rahatsızlıklarda, halsizlikte, sinir hastalıklarında da kullanılır. Özellikle boğaz ve ağız içi iltihaplarında günde birkaç defa adaçayıyla hazırlanıp soğutulmuş çayla gargara yapın, iyi geldiğini göreceksiniz.

ELMA
Elma, besin değeri dışında nefes darlığı ve kalp hastalıklarına karşı koruyucudur. Vücuttan toksinlerin atılmasına yardımcı olur, lifli olduğu için bağırsakları temizler, karaciğerinden şikayet edenler, romatizmalılar ve hatta şeker hastaları bile elmadan faydalanabilirler. Elma yatıştırıcı, uyku vericidir, baş ağrılarına iyi gelir. Taze elma suyu cilde sürüldüğünde dokuları sağlamlaştırır ve teni güzelleştirir. İlkbaharda toplanan elma çiçekleri kurutularak sonbahar ve kış aylarında kaynatılır, göğse ve öksürüğe iyi gelecek bir şurup elde edilir. Kurutulmuş elma parçalarından çay yapabileceğiniz gibi kabuğuyla küçük parçalara böldüğünüz elmaları kaynatarak içine isterseniz limon ve portakal koyarak çay olarak tüketebilirsiniz.
KAYNAK: kadinca.mynet.com

26 Mart 2008 Çarşamba

Nane: Nane çayı, mide ve bağırsak gazlarında, bulantı ve kalp çarpıntısında içilir. Sindirim sistemi rahatsızlıklarında, karın ağrısı, ishal, safra kesesi taşı, baş ağrısı, migren, sinüzit, diş ağrısı, halsizlik, bronşit, öksürük gibi rahatsızlıklarda da tedavi edici özelliği olan nane, nefes darlığında da şöyle kullanılabilir: Bir tülbentin üzerine bal konur, üzerine taze veya kuru nane yaprakları serpilir ve yatmadan önce göğüs üzerine bağlanır, sabaha kadar bırakılır.

Şifalı Bitki Çayları

Şifalı Bitki Çayları Uzmanlar, çoğu ilacın temelinde bulunan bitkilerin çaylarının da birer şifa kaynağı olduğunu belirtiyor. Bitkilerle tedavinin her zaman için ilaç tedavisinden daha uzun süreceğini belirten uzmanlar, "Bitkiler hastalığa yakalanmadan önce önlem olarak kullanılmaya başlanmalı, basit hastalıklar bitki çayları, kompresler ve bitkilerden yapılmış yağlarla tedavi edilmeli. Ciddi hastalıklarda da doktorun verdiği tedaviye paralel olarak bitkilerden yararlanılabilir" dedi.

Doğada şifalı bir çok bitkiden şifalı çaylar elde edilebileceğini kaydeden uzmanlar, bitki çayı hazırlarken de şu tavsiyelerde bulundu: "Bitki çayı hazırlarken özellikle taze kaynamış klorsuz su kullanılmalı. Birçok hastalıkta klorun zararlı olduğu saptanmıştır. Suyunuzu kaynattıktan sonra bir iki dakika dinlendirin. Porselen bir demliğe önce çayını yapacağınız bitkiyi koyun ve üzerine gerekli miktarda su ekleyin. Genellikle 1 tatlı kaşığı kuru veya bir avuç taze ot için dörtte bir litre su kullanmak gerekir. Çayın demlenmesi için 2-5 dakika yeterlidir. Kök bitkilerden çay yapacağınız zaman (zencefil, havlıcan gibi) aynı miktarda su ve bitkiyi birlikte cezveye koyup kaynatma yoluyla çayınızı yapabilirsiniz."